Antalyaspor Yönetiminin yayın gelirlerinin temlik altına alınması için yaptığı hamlenin ardından Lider gazetesinde bir yazı kaleme alan gazeteci Koray Geçgel, dikkat çekecek sorular yöneltti.
İşte o yazı:
"Antalyaspor’da futbol takımının performansının yerlerde olduğu bir gerçek. Başakşehir karşısında gelen farklı yenilgi, acı gerçeği adeta bir tokat gibi suratlara vurdu. Unutulmamalıdır ki tarihin en çok bonservis harcanan transfer sezonlarından birisini yaşadık, keza maaş bütçesi de önemli ölçüde yükseltildi.
Tabii bu olumsuz sürecin bir de faturası olacak, şimdi buna bir göz atalım.
Geçtiğimiz nisan ayından bu yana, yani Sinan Boztepe yönetiminin görevde olduğu dönemde lanse edilen B planı, bildiğiniz üzere Antalyaspor’da temmuz ayında devreye girdi. Transfer engelinin kaldırılması ve transferlerin yapılması hususunda ilk etapta beklentileri karşılayamayan ve süreci uzun tutan mevcut yönetim, günün sonuna gelindiğinde ise birçok kesimin takdirini aldı.
Her ne kadar kadronun sezon başı kampına yetiştirilmemiş ve Erol Bulut’un da transfer konusunda yanlış strateji belirlendiğini söylemiş olsa da yönetimin beklentilerin üzerine performans sergilendiğini ben de ifade ettim.
Son iki yılında temlikler sebebiyle hiçbir yayın gelirini kasasına koyamayan, yani yaklaşık olarak 15 milyon Euro’nun kullanılamadığı dönemin ardından bu yükten kurtulan Antalyaspor’un yeniden aynı yola girmeyi tercih etmesi, açıkçası beni şaşırttı. Hem de yeni yönetimin göreve gelmesinin üzerinden sadece 2 ay geçmesinin ardından temlik sürecinin başlatılmasını beklemezdim.
Tüm bu girişimleri, yani Antalyaspor’un Türkiye Futbol Federasyonu’ndan yayın geliri olarak alacağı bulunan 200 milyon TL’nin temlik altına alınması için yaptığı girişimi belgeli olarak Lider Gazete’de verdik.
Şimdi birkaç merak ettiğim konuyu Antalyaspor yönetimine soru olarak sıralayacağım;
1- Faktoring firması ile 200 milyon TL'nin temlik altına alınmasıyla ilgili anlaşma sağlandı mı? Ben sağlandığı yönünde bilgi aldım, ancak elimde belge olmadığı için net ifadeler kullanmayı tercih etmiyorum.
2- Anlaşma sağlanmışsa; genelde faktoring firmaları, kulüplerle yüksek faiz karşılığında anlaşma yapar. Yani 200 milyon TL’yi alıp karşılığında 150 milyon TL, hatta bazen daha da düşük rakamları vermesi gibi... Hangi koşullarda anlaşma yapıldı, camiayı bilgilendirir misiniz?
3- İkinci Başkan Emrah Çelik, 22 Ağustos’ta “Göreve gelir gelmez çat çat parayı koyduk, sorunları aştık" sözlerini kullanmıştı. Şimdi temlik karşılığında faktoring firmasından gelen ya da gelecek bu para nerede kullanılacak?
4- Sinan Boztepe’nin başkanlık yaptığı yönetim kurulunun görevde olduğu 2 yıl boyunca temlik altında olduğu için yayın geliri elde edilemedi. 2 yıl sonra yayın gelirini almaya hak kazanan bir yönetim olarak eliniz daha güçlü. Peki anlaşma kapsamında bir sonraki yayın geliri kulübün kasasına ne zaman girebilecek?
5- Bazı yöneticiler, eski yönetime yönelik çek kırma işlemine girdiği için yoğun eleştiride bulunmuş, kulübün zarara uğratıldığı sözlerini kullanmıştı. Şimdi benzer yolu seçmeniz bir çelişki değil midir?
6- 200 milyon TL olan yayın gelirinden faktoring firmasına bırakılacak kısmı yönetim olarak karşılıyor olabilirsiniz, böyle bir durum varsa lütfen bunu da belgeleriyle ortaya koyun ki biz de alkışlayalım.
7- 20 Ağustos tarihinde Sayın Başkan Rıza Perçin, "Sorunlu dosyaların yüzde 85'ini ödeme yaparak kapattık. 700 bin Euro civarında bir kısmı taksitlendirdik" ifadelerine yer vermişti. Faktoring firması ve TFF arasında yapılan yazışmada 400 bin Euro'nun futbolcu alacağı olarak temlik altına alındığını görüyoruz, dolayısıyla o dönemde futbolcuya ödeme yapılmamış. Bu 400 bin Euro, bahsettiğiniz 700 bin Euro'nun içerisinde midir, yoksa bu meblağı ödenmiş mi kabul ettiniz? Ödenmiş kabul ettiyseniz, bunun gibi ödendiği kabul edilen, ancak ödenmeyen dosyalar var mıdır?"
