Parçalı Bulutlu 25.2°C, Parçalı Bulutlu, Antalya

“A.Ş. yönetimi baş tacı yapılmalı”

Zor bir sezonun son haftalarına rahat giren ve gelecek sezon da Süper Lig’de mücadele etme hakkını elinde tutan Antalyaspor, sezonu Trabzonspor karşısında kapattı.

“A.Ş. yönetimi baş tacı yapılmalı”

Kırmızı beyazlılar hakkında gazeteci Vedat Gürhan dikkat çekecek bir yazı kaleme aldı. “Ellerini Antalyaspor için sadece kendi ceplerine atıp, şahsi kredileriyle Antalyaspor’u yaşatmaya çalışan, yani bugün hala sayelerinde Süper Lig’de olan Antalyaspor için bana göre baş tacı yapılması gereken A.Ş yönetimi ne yazık ki günah keçileri” sözlerine yer veren Gürhan’ın yazısının tamamı şu şekilde:

“Kendi sonunu bilmek!.. Antalyaspor denilince ben diyeyim 10, siz söyleyin en az 50 değişik yerden, bir o kadar çeşitli, çeşitli olduğu kadar ilginç, çok fikirli ve birbirinin söylemlerini beğenmeyen yığınla ses çıkar. Hepsi sadece ve sadece kendi çapında haklıdır. Geneli, “Ben dememiş miydim” dünya görüşüne sahiptir. Çoğunluğu da, “Dediğin çıktı.” Hiç kimsenin Antalyaspor sevgisi kendisinin Antalyasporluluğundan asla üstün olamaz!. Yönetimden daha becerikli yönetici onlardır!. Dünya’da transfer yapamayacakları futbolcu asla yoktur!. Hangi mevkiye kim alınmalı tespitlerinin bir numaralı belirleyicileridir!. Teknik adamı gönderip, kimi getireceklerinden tutun da, bir takının nasıl maddi maddi, nasıl manevi olmaları gerektiğine karar vericileridir!. Tribünlerde teknik adamdan çok daha bilgili, becerikli futbol uzmanı yığınladır! İlk 11’i en iyi onlar belirler!. Oyundan çıkıp, yerlerine sokulması gerekenleri de!. Sahada maç yöneten hakemlerden daha net, daha tarafsız ve en önemlisi de kararlı düdük çalanlardır!. Tribün dediysek 90 dakika avazları çıktığınca bağırıp, amaçları sadece takımlarını desteklemek olanları kastetmiyorum tabi ki. Tam aksi ve hatta tüm geneli. Peki transfer dönemi kapıya gelip dayandığında bir futbolcu kulübe nasıl kazandırılır hiç bilen var mı? Ya elini cenine atacaklar? Bugün ortada bir Kırmızı-Beyazlı yönetim var ve bu onların asli görevidir!. Biz Antalyaspor’a bir tane taliplinin çıkamadığı günleri de gördük. “Damarımızı kesseler Kırmızı-Beyaz akar” lügatleri parçalayıp, zora girildiğinde ardına dahi bakmadan tabanlarını yağlayanları da. Günü geldi haberimiz yokken yönetici bulunmadığından ismimizi listede gördüğümüzde şaşırdık fakat, “Niye” dahi demedik. En zor günde, en parasız dönemde, hem de Antalyaspor meteliğe kurşun attığı sıralarda verilen görevden kaçmadık. Bugün Kırmızı-Beyazlı ekibin sabit gelir kaynaklarıyla ayakta duranlar, o gün marketler zincirinin sahibi oldukları halde tesislerde kalan futbolcu 9-10 genç çocuğun iaşe ihtiyaçlarını bırakın karşılamayı, ricalı taleplere sinkaflı cevap verenlerin ta kendisi. Akılcılar, bir numaralı Antalyasporlular bu durumları bilirler mi ki? Nereden bilsinler? Yaşamayan neyden haberdar olur? Bu vesileyle bir kez daha tekrarlıyorum. Felaket tellallığının adı hiçbir zaman Antalyasporluluk olmamıştır, olmayacaktır da. Antalyasporlu, kişilerin kol kanatlarının altında dolaşıp caka satmakla da olamaz. Hatta her maç tribünlere gelmekle de. Takımın kalıcı başarısı için fikir üretip, aklı selim düşünüp, düşündürmeye çalışmak gerek. Günlük değil öncelikle sezonluk ve tabi ki yıllık. Kırmızı-Beyazlı ekibin şahsi menfaatların için değil, takımın geleceği adına kullanmak gerek. Öncelikle Antalyaspor Vakfı hangi amaç doğrultusunda kurulup, ne yapıp, ne yapmaması gerektiğini bilen de ahkam kesiyor, bileyen de. Antalyaspor Kulübü için de aynısı geçerli ama kimin umurunda? Ellerini Antalyaspor için sadece kendi ceplerine atıp, şahsi kredileriyle Antalyaspor’u yaşatmaya çalışan., Yani bugün hala sayelerinde Süper Lig’de olan Antalyaspor için bana göre baş tacı yapılması gereken A.Ş yönetimi ne yazık ki günah keçileri. Yazık, milyon kez yazık. Yapması gerekenlere “Neden yapmıyorsunuz” diyememek Antalyasporluluk ise, ben Antalyasporlu falan değilim. Ama bir şey doğru: Sonumuzu hayır getire.

Antalyam.com
Antalyam.com