Antalyaspor Kulübü seçimleri yaklaşırken ortaya koyulanlar dikkat çekmeye devam ediyor.
Henüz resmi bir aday çıkmazken, gazeteci Vedat Gürhan dikkat çekecek bir yazıya imza attı. Antalya Haber 7’de yazdığı köşe yazısına “Memlekette savcı ya da polis yok mu?” başlığını verirken, önceki gün yazdığı köşesinde borç hakkında yanlış bilgi verdiğini ve meblağın 80-90 milyon TL olduğuna vurgu yaptı. Gürhan yazısını da “Hırsız var” sözleriyle tamamladı.
İşte o yazı:
“Bilindiği gibi 1 Temmuz itibariyle Türkiye Süper Ligi’nde yer alan hemen hemen tüm takımlar yeni sezon hazırlık çalışmalarına başlayacaklar.
En azından işin ciddiyetini bilen ekipler kolları sıvayacak.
Yani yenilenmiş veya güçlendirilmiş, ya da takviyeler yapılmış futbolcularıyla ülkenin bu sıcak havasından serin doğa ortamına geçerek herkes seyirtmek zorunda.
“Seyirtmek” dediysek tabi ki gücüne güç, enerjisine de enerji takviyesi yapmak adına.
Sezon başı kamplarından yeterince faydalanamayan takımların sezon sonundaki hali ne yazık ki bir alt lig oluyor hep de, biraz şanslı olan burun farkıyla kurtulup şükür duası yapıyor.
Örnek mi?
2024-25 Futbol sezonunun ortaya çıkan puan cetveli.
Yılın en Şanslı takımı, yani zar-zor da olsa ligi düşenlerin bir üstünde tamamlayan Antalyaspor A.Ş gibi.
Şimdi de hiçbir iş yapılmamış.
Transfer tahtası açılacak mı, açılmayacak mı belli değilken Kombine fiyatları sosyal medyadan paylaşılıyor.
Ve önüne gelen de o paylaşımın altını dolduruyor da dolduruyor.
E kim ne yapar yani ne yazarsa o kombine ücretlerine haklılar.
Senin Emre Belözoğlu ile devam edip etmeyeceğin belli mi?
Yani hoca konusunda netlik var mı?
“Aksi bir şey mi duydun da bunu diyorsun” diye soruya soruyla cevap vermeye kalkan da olabilir.
“Şu tahta dedikleri perdeyi açama da göreyim seni” der geçerim.
Ve Antalyaspor Süper Lig’de en fazla futbolcu takviyesine ihtiyacı bulunan kulüp konumunda mı değil mi?
O zaman bu neyin kombineleri?
Atilla Vehbi Konuk tesislerinde canınız mı sıkılıyor da olmayan şeyleri oldurmaya çalışıyorsunuz ki?
Alın bir gazete. Ekinde bulmacası mutlaka vardır. Hiç yapamıyorsanız bulmaca çözün de iş yapmış sayın kendinizi ya.
En azından, akan bir günde camiaya yapamıyorsunuz kendinize yararlı bir şey yapmış olursunuz.
Hakikaten pes.
Hocanın durumu belli olmamış. Transfer konusu muamma ama Batı alt tribün 20-15, Üst 8, Doğu 10, Kuzey 4.5, Güney 3.5.
Sonra da, “Sezon ortasında 77 TL’den bilet sattığında kombine alanlara ayıp etmedin mi” soruları.
Resmen bu da sap ile samanı karıştırmanın daniskası arkadaş daniskası.
Kombine almak ayrı-ki onun da gerçek adı “Takımına maddi destek. Takımına sahip çıkma” oluyor.
Maç haftalarında bilet alıp maça gitmek ayrı.
O hafta bilet alıp maça gitmenin adı ne yazık ki, “Bu hafta da kendime maç ödülü vereyim. Piknik yerine futbol müsabakası izleyeyim” gibi bir şey oluyor.
E aradaki farkı da bulamayanlar bulmaya çalışsın da kombine için hak adalet dağıtmaya çalışan laf ebeleri hoşça vakit geçirebilsinler.
Valla hala, “Vah Antalyaspor” demekten geri durmuyorum ben.
Yukarı tükürsen bıyık yani Antalyaspor A.Ş, aşağıya tükürsen sakal. Yani Antalyaspor Kulübü. Geriye ne kaldı?
Okkalı bir aksırma mı?
E onun da adresini bana bırakacak haliniz yok.
Ben dün “Antalyaspor Kulübünün borcu 10-15 milyon liraymış, öyle duydum” demiştim. Yazımı okuyanlar, “Mustafa Ergün 80-90 milyondan bahsetmişti” denmez mi?
Vallahi ben duymadım. Ne zaman dedi inanın hatırlamıyorum “Bunu da benim eksikliğime verin” diyeceğim ama.,
Neden diyeyim yahu?
Antalyaspor’un altına dinamit koyanlar bu memlekette geziyorsa varsın benim sol kulak zaten arızalı diğeri de kör de oluversin topal da.
Ne demek Kulübün 80-90 milyon borcu Allah aşkına?
Hem de Menderes Türel’in yoktan var edip Antalyaspor’a verdiği hafriyat gelirinin var olduğu bir dönemden gelen borç öyle mi?
İmdaaaaaaat.
Hırsız var.”