Parçalı Bulutlu 26°C, Parçalı Bulutlu, Antalya

Mehmet Aygün ve Gültekin Gencer

Çarşamba günkü köşe yazımda “Antalyaspor’da sıkıntı diz boyu” diye yazdım. Yazıda özetle takım içinde yaşanan sıkıntılara değindim. Teknik Direktör Yusuf Şimşek ile tartışan Lamina Diarra’nın kampı […]

Mehmet Aygün ve Gültekin Gencer

Çarşamba günkü köşe yazımda “Antalyaspor’da sıkıntı diz boyu” diye yazdım. Yazıda özetle takım içinde yaşanan sıkıntılara değindim. Teknik Direktör Yusuf Şimşek ile tartışan Lamina Diarra’nın kampı terk ettiğini, Başkan Gültekin Gencer ile Saso Fornezzi arasında sert tartışmanın yaşandığını, Antalyaspor’un ulusal lisans alınmadığı için puan silme cezasıyla karşı karşıya kaldığını, tüm bunların da ligin başlamasına kısa bir süre kala camiada huzursuzluk yarattığını dile getirdim. Şimdi tüm bunlara yeni bir tartışma daha eklendi. Antalyaspor A.Ş. 11 Ağustos Salı Günü kongreye gidiyor. Kırmızı beyazlı ekip bu kongrede yeni başkanını belirleyecek. Şu ana kadar başkanlığa resmen aday olduğunu bir kişi açıkladı. O da Antalyaspor’un eski yöneticisi Mehmet Aygün. Muhtemelen mevcut başkan Gültekin Gencer de aday olacaktır. Bir önceki dönem birlikte çalışmış olan bu iki isim önümüzdeki Salı günü rakip olurlar mı şimdilik bilinmiyor. Ancak bildiğim bir şey var. O da bu iki isim arasında büyük tartışmaların yaşanacağı. Tartışmanın fitili ateşlendi bile. Basın yoluyla adaylığını açıklayan Mehmet Aygün, eski mesai arkadaşından ‘O adam’ diye söz etti. Öncelikle bu hitap şeklinin şık olmadığını belirtmeliyim. Antalyaspor başkanına ‘O adam’ diye hitap eden birinin Antalyaspor’a bakış açısını sorgularım. Bir diğer yanlış ise adaylığını basın yoluyla yapmasıdır. Şayet adaylık konusunda ciddiyse bunu geniş katılımlı bir basın toplantısıyla duyurmalıydı. Yine Antalyaspor’u sıkıntılı bir dönemde bırakıp gitmesi de hanesine eksi puan olarak yazılmıştı. Yönetimde kalıp mücadele etmeliydi. Ancak O kolay yolu seçti ve Antalyaspor’u zamansız terk etti. Şimdi başkanlık için bir niyeti olduğunu görüyoruz. Kendisine tavsiyem, niyetinde ciddiyse Gencer’e sataşarak değil, Antalyaspor’a inanarak bunu yapmasıdır. Bu arada, dün bir gazetede Mehmet Aygün’ün oteline Galatasaray bayrağı astığı haberi yayımlandı. Haberde Aygün’ün Galatasaraylı olduğu vurgulanarak hedefe konduğunu gördüm. Kişisel olarak bu haberi doğru bulmuyorum. Kaldı ki bayrak olayı bir tek Mehmet Aygün’ün otelinde yaşanmıyor. Gidin bakın diğer oteller de aynısını yapıyor. Hatta Antalyaspor yönetiminde görev almış Antalyalılar bile İstanbul takımlarını tuttuğunu inkar etmiyor. Bakın bir örnekle vereceğim. Antalya’da bir dönem profesyonel bir kulübümüzde başkanlık yapmış bir kişi Fenerbahçe’nin Shakhtar Donetsk’e elenmesinden sonra şunları yazdı: “Ben, önce Antalyaspor, sonra Galatasaraylıyım. Fakat Fenerbahçe takımının yabancı bir ülke takımına üstünlük sağlayamamasından dolayı yapılan yorumları da kabul etmiyor ve kınıyorum.” Maalesef böyle bir realite var. Dolayısıyla Mehmet Aygün’ü bunun üzerinden vurmak doğru değildir. Geçmişte Başkan Gültekin Gencer’in de Fenerbahçe’nin Valencia maçı için yurtdışına gittiğini bilmeyen yok. Hatta sarı lacivert renklerle objektiflere poz vermişti. Yine Antalyaspor’a başkanlık yapan Sedat Peker’in de Beşiktaş Kongre Üyesi olduğunu biliyoruz. Hal böyleyken yukarıda da belirttiğim gibi Mehmet Aygün’ü bayrak üzerinden vurmak doğru değil. — Şifa Çiçek / Akdeniz Manşet

Antalyam.com
Antalyam.com